Beğendiniz mi ? Paylaşın :)

3 Şubat 2017 Cuma

BAMBERG



Yedi Tepeli  Bamberg

Merhaba, tekrar karşınızdayım öncelikle ilk yazıma gösterdiğiniz yoğun ilgiden dolayı teşekkür ederim. Bu yazımda bilgilendirmeden çok tavsiyelere yer vermeye özen gösterdim umarım memnun kalırsınız. Pek dikkat çeken bir nüfusa sahip olmayan bu şehir çok büyük bir endüstriye de sahip değil ama sizi şehre çeken etkenler saymakla bitmiyor. Mükemmel mimarisinin sırrı ise 2. Dünya Savaşı'ndan en az hasar alan şehirlerinden biri olması. Bamberg'in dar sokakları arasında ilerlerken aniden başınızı göğe doğru kaldırırsanız eşsiz bir manzaraya şahitlik edebilirsiniz. Çünkü hem eski yapılar korunmuş olması hem de zarar gören yapıların bire bir aslına uygun şekilde restore edilmesi size bir açık hava müzesi hissi veriyor. Yeterince merak ediyorsanız haydi o halde başlayalım.

Eski Belediye Binası (Altes Rathaus)

Das Alte Rathaus wurde in die Regnitz eingebaut
Mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri, eğer Bamberg bölgesine yolunuz düşerse bu eşsiz esere uğramadan dönmeyin. Dünyada eşinin benzerinin olduğunu sanmıyorum. 1467 yılında yapılmış bu bina şehri ortadan ikiye ayırıyor. Büyük bir hiddetle akan bir nehrin üzerine yapılmış olan bu binadan şehrin güney bölgesini seyretmenizi tavsiye ediyorum.



Alte Brücke



Alte Brüce üzerinde yürüyün ve eşşiz manzara eşliğinde fotoğraf çekilmeyi unutmayın. Köprü şehrin eski ve yeni kısımlarını ayırıyor. Köprünün şehrin yeni inşa edilen kısmına doğru yürüdüğünüzde köprünün sonunda Türk baba ve oğlunun işlettiği küçük bir hediyelik eşya dükkanı var oraya gidip bir memleket hasreti giderebilirsiniz. Köprünün eski şehire doğru uzayan kolunun sonunda ise yeşil tahta pencereleriyle dikkat çeken küçük bir dondurma dükkanı var denemenizi tavsiye ederim.





Bamberg Katedrali (Bamberger Dom St. Peter und St. Georg)

Bamberger Dom BW 6.JPGBamberger Dom BW 6.JPGBamberg Katedrali, hayatınızda belki de görebileceğiniz en eski ve en büyük yerlerden biri. 1002 yılında inşa edilmiş olan bu katedral mükemmel bir mimariye sahip. Katedralin ağır tahta kapısını açıp içeri girdiğinizde erken gotik döneme ait bir mimari gözünüze çarpıyor. Katedral içinde çok yoğun bir havalandırma olmamasına rağmen dış mekan 30 dereceyken katedralin içi gayet serin ve ferah. Biraz ilerlediğinizde ünlü ''Bamberg Binicisi'' heykelini gelen geçeni izlerken buluyorsunuz. Bu muazzam eserin ve bu kültür mirasının korunmasına katkıda bulunmak isterseniz çıkışta satılan 1 euro değerindeki kartpostallardan alabilirsiniz.


Şehirde Dikkatimi Çekenler;


Şehirde öyle bizim alıştığımız gibi her yerde dikkat çeken dükkan tabelalar yok, şehrin mimarisi ve kültüründen midir bilinmez şehirdeki tabelalar her biri birer sanat eseri gibi.

Bizim Bamberg'e giden grup olarak en çok beğendiğimiz şeylerden biri ise dünyaca ünlü '' Bamberg Birası'' Bir zamanlar sayıları 65’i bulan bira fabrikaları bugün dokuza düşmüş. Hâlâ 50 çeşit bira üretiliyor. Bamberg biracılıkta eskisi kadar iddialı. Fakat en çok beğendiğimiz '' Aecht Schlenkerla Rauchbier '' Koyu bir rengi bulunan bu bira yüksek alkol oranıyla ünlüdür. Eğer sert bir şeyler içmek istemiyorsanız '' Oechsner Radler'' içebilirsiniz. Kolay içimi ve limon aramasıyla sık tercih edilir.

Grunermarkt isimli meydanda dikkatimi çeken şey ise Türk kültüründeki sokak arası kurulan pazarlara benzer bir yapısı bulunan bir alan. Bu alanda uygun fiyata taze ürünler bulmak mümkün.


Uzun lafın kısası tek bir günde mükemmel bir şehir gezmek istiyorsanız Bamberg çok doğru bir tercih olacaktır.Yazıyı okuduğunuz için çok teşekkür ederim, yazımı beğendiyseniz paylaşmayı unutmayın, yeni yazılarda görüşmek üzere :)




Yazan:Ahmet Ayberk Oğuz
İletişim > İnstagram  >  @ataturkcucocuk

Yazıda emeği geçen güzide insanlar Didem Üçpunar ve Rüya Oğultekin'e teşekkür ederim :)

2 Şubat 2017 Perşembe

Schweinfurt



Rüya gibi bir gezi -SCHWEİNFURT

İlk olarak herkese merhaba,ne kadar zaman geçerse geçsin asla unutamayacağım bir 10 günü size aktarmaya çalışacağım,daha önce hiç yurt dışına çıkmamış ve bu güne kadar ki yaşamında en büyük hayallerinden biri Almanya'ya gitmek olan biri için unutulmaz bir tatili size aktarabilirsem ne mutlu bana.Öncelikle yolculuk 2 saat 45 dakika sürüyor.Eğer yabancı diliniz iyi değilse çok da dert etmeyin Schweinfurt'da kolaylıkla Türk bulabilirsiniz.Schweinfurt'da yemek olanakları nasıl diye soracak olursanız Alman mutfağıyla çok benzer olmasada yinede damak tatlarımız arasında uçurum kadar fark var denemez beğeneceğinizi düşünüyorum.Alman yemeklerinden yemek istemiyorsanız kolaylıkla bir Türk lokantası veya pratik bir dönerci bulabilirsiniz haydi o halde başlayalım..

Endüstri ve sanat ilk bakışta zıt olarak görülse de Schweinfurt'da mükemmel bir şekilde bir araya gelmiş.Şehir 1,200 yıllık bir maziye sahip.Şehirin bunca yıl boyunca ayakta kalmasının en önemli sebeblerinden biri endüstri ve sanatı aynı anda yüzyıllardır yaşatıyor olmaları denebilir.






Dünden bu güne: Belediye binası ve müze Georg Schäfer

Sanayi öncesi zamanlardan kalan belkide şehrin en önemli ve en güzel binası 1570 ile 1572 arasında yapılmış olan Marktplatz'taki belediye binası görülmeye değer.Biz İzmir Bornova Anadolu Lisesi öğrencileri olarak şehre geldiğimizden dolayı belediye başkanı bizi makamında ağırlamış ve sorularımızı yanıtlamıştı.Schweinfurt'un büyük oranla yıkıldığı 2.Dünya savaşını dahi hasar almadan atlatması mucize denebilir.Giriş holü sanat sergileriyle dolu olan bu bina beni gerçekten çok etkilemişti.

Georg Schäfer Müzesi ise tamamen sanata ayrılmıştır,Schäfer koleksiyonu, 160 resim ve 110 çizim ile Spitzweg Koleksiyonu ile Caspar David Friedrich, Ferdinand Georg Waldmüller, Albrecht Adam, Fritz von Uhde, Wilhelm Leibl, Adolph Menzel, Franz von Lenbach ve Hans Thoma'dan Lovis Corinth, Max Liebermann, Max Slevogt ve Max Beckmann'a kadar birçok önemli ismin eserlerini içermektedir.Bu değerli sanat eserlerini bu kadar yakından görebilmek çok güzel bir duygu. Bu değerli sanat eserlerinin yanı sıra müzenin mimarisi tek kelimeyle mükemmel.Olağanüstü bir simetriye köşelere sahip,müzenin üst katına çıkarken kullandığınız basamaklar etrafınızdaki eserlere daha dikkatli bakabilin diye özel olarak tasarlanmış.Belkide en önemli özelliklerinden biri binanın tamamen güneş ışığıyla aydınlatılması.Binada tek bir lamba yok güneş ışığını en iyi alacak şekilde tasarlandığı için mükemmel bir ışık kalitesi sunuyor,Kesinlikle çok özel ve görülmesi gereken bir müze.

Celtis-Gymnasium

Celtis Gymnasium bizi 10 gün gibi bir süre içerisinde memnuniyetle misafir eden okul.Okuldan biraz bahsedecek olursak ilk önce köklü tarihi öne çıkıyor.1632 yılında kurulan okul bir çok önemli ismi yetiştirmiş ve Frankfurt bölgesinde bilinirliğe sahip.Şehir merkezinde bulunan okulun kampüsü 1984 yılında aslına benzer bir şekilde tekrar inşa edilmiş.Fen bilimleri,yabanci diller ve müzik alanında eğitim veren bu okul muazzam bir kültüre sahip.Bornova Anadolu Lisesi yıl sonu koşusuna benzer bir etkinlik bu okulda da hala sürdürülüyor.O yıl okuldan mezun olacak öğrenciler bir gün süresince sınırsız bir yetkiye sahip olup alt dönemlerini su tabancalarıyla ıslatıyor ve okullarına şarkılar eşliğinde unutulmayacak bir vedada bulunuyorlar.

St. Johannis-Kirche
St. Johannis-Kirche Martin Luther meydanında bulunuyor.Onlarca kilise gördük ama gerek mimarisi gerek içerdiği anlam açısında çok özel bir kilise.Martin Luther meydanının bir ucunda Martin Luther heykeli var işin hayranlık duyulacak yeri heykelden kiliseye doğru baktığınızda sanki kilise içindeymişsiniz gibi çoğu detayı görebiliyorsunuz.Bu arada hangi dine mensup olursanız olun rahatlıkla girip bu güzel kiliseyi inceleyebilirsiniz,yaz aylarında gitmeyi düşünüyorsanız şayet sıcak bastırdığında ve gidecek bir yer bulamadığınızda Almanyada herhangi bir kiliseye girip serinlemenizi öneriyorum çünkü içerisi gayet serin :)

Schweinfurt'da Alışveriş
Eğer siz de bizim gibi öğrenciyseniz yada en azından Türkiye'ye elinizde bir sürü hediyeyle dönmek istiyorsanız Schweinfurt'da işiniz çok kolay.Almanya genelinde Türkiye'ye oranla çok fazla avm yok ama çok sayıda T ürk bulunduğundan mıdır bilinmez ne istiyorsanız çok uygun fiyata kolayca bulabilirsiniz.Alkol fiyatları neredeyse yarı yarıya,eğer yolunuz düşerse sadece Schweinfurt'da üretilen Roth Bier'i tavsiye ederim.Eğer Almanyanın en iyi şaraplarından birini üretildiği yerde görmek ve içmek istiyorsanız ''Dahms Wein Shop'' a gitmenizi öneririm.Hatta eğer 18 yaşından küçükseniz Türk bir kasiyer bulup biraz sohbet ettikten sonra bir güzellik yaptırabilirsiniz :)

Yazan:Ahmet Ayberk Oğuz
İletişim>> İnstagram: @Ataturkcucocuk